Kronik baş ağrıları ,kronik sinüzit, kronik alerji, migren, astım, horlama, uyku apnesi, geğirme, reflü, karın şişkinliği, helicobacteri, haşimato, ishal, kabızlık, egzama, tansiyon hastalığı, dermatit, akne, sivilce, mantar, huzursuz bacak sendromu, MS, öksürük, vajina iltihaplı hastalıkları, eklem ağrıları, nefes darlığı, fibromiyalji, ödem ,vücut lekeleri, diyabet, insülin direnci, insülin kullanılan diyabet, kronik yorgunluk ve halsizlik gibi hastalıklar kalıcı olarak tedavi edilir bunun için yıllardır kullanılan tüm ilaçları bıraktırır.

• Son 3 yıl içinde 10 bin hasta tedavi edildi.
• Ağır kilo sorunu olan 850 hasta
• Kabızlık sorunu yaşayan 937 hasta
• Gastrit-Reflü sorunu yaşanan 2548 hasta
• Fibromiyalji sorunu yaşayan 3480 hasta
• Migreni olan 1782 hasta
• Kilo problemi olan 8637 hasta
• Uyku Apnesi olan 1350 hasta
• Horlama sorunu yaşayan 3684 hasta
• Egzama hastalığı olan 2167 hasta
• Haşimato hastalığı olan 1869 hasta
• Mantar hastalığı olan 1895 hasta
• Şeker hastalığı olan 3620 hasta
• Tansiyon hastalığı olan 2984 hasta su diyeti tedavisi ile iyileştirildi.
  Bu hastalar yıllardır sürekli olarak birçok hastane gezmiş ve tonlarca tahlil yaptırıp çokça ilaç kullanmışlardır.
  Hastalar su diyeti tedavisi sonrası hem ideal kilolarına kavuştu, hem de ilaçlardan kurtuldular.
  Yukarıdaki hastalıklardan biri veya birkaçı sizde varsa mutlaka doktor kontrolünde su diyeti tedavisini uygulamalısınız.

Vücudu uzun süre aç bırakıp psikolojik açlığı yok eder, bilinç altı acıkma hissini ortadan kaldırır. Bu şekilde beyin ve vücut açlığı öğrenir, kişi az yemeye alışır.
Kısaca su diyeti tedavisi hem kısa sürede kalıcı olarak kilo verdirir hem zayıflamayı beyinde sağlar.

Bugüne kadar su diyeti tedavisi ile zayıflayan hastaların çoğu yılardır farklı diyetler uygulamış ve tüp mide ameliyatı olup sonradan tekrar kilo almış hastalardır. Şu an bu hastalar ideal kilodalar ve artık kilo almıyorlar.

İlk 15 günde yoğun olarak görülen bulgular ;
Vücudumuzda günde 300 gr.’dan fazla besin alındığında; fazla birikimler olur. Hücreler; sürekli sindirimi denetlemek, metabolik atıkları uzaklaştırmak, atılamayan artıkları depolamak ve görevli organları denetlemek için bağışıklık sistemini çok meşgul ettiğiden hastalıklara karşı direnç gösteremezler.